kabullenme onaylama ne demek?

Kabullenme ve Onaylama: Kapsamlı Bir Bakış

Kabullenme ve onaylama, bireylerin psikolojik ve sosyal yaşamlarında önemli roller oynayan iki farklı ancak birbiriyle ilişkili kavramdır. Bu makalede, her iki kavramın tanımı, psikolojik süreçleri, aralarındaki farklar ve çeşitli bağlamlardaki tezahürleri ayrıntılı olarak incelenecektir.

1. Kabullenme

Kabullenme, bir durumu, gerçeği veya duyguyu olduğu gibi kabul etme, direnmemeye çalışma halidir. Bu, bir şeyi sevmek veya onaylamak anlamına gelmez, sadece onun varlığını ve gerçekliğini kabul etmeyi ifade eder. Psikoloji alanında kabullenme, özellikle Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT) gibi yaklaşımlarda önemli bir yere sahiptir.

1.1. Psikolojik Süreçler

  • Duygusal Kabullenme: Olumsuz duyguları (örneğin, üzüntü, öfke, korku) bastırmak veya onlardan kaçınmak yerine, onları deneyimlemeye izin verme sürecidir. Bu, duyguların yoğunluğunu azaltmaya ve daha sağlıklı başa çıkma mekanizmalarına yol açabilir.
  • Bilişsel Kabullenme: Düşünceleri olduğu gibi kabul etme, onlara meydan okumak veya değiştirmeye çalışmak yerine, sadece gözlemlemeyi içerir. Bu, olumsuz düşünceler ile özdeşleşmeyi azaltmaya ve zihinsel esnekliği artırmaya yardımcı olabilir.
  • Durumsal Kabullenme: Bir durumun veya olayın gerçekliğini kabul etme, değiştiremeyeceğimiz şeylere karşı direnci bırakma anlamına gelir. Bu, kayıp, hastalık veya başarısızlık gibi zorlayıcı durumlarla başa çıkmada önemli bir rol oynar.
  • Kendini Kabullenme: Kusurlarımız ve eksikliklerimiz de dahil olmak üzere, kendimizi olduğumuz gibi kabul etme, kendimize karşı şefkatli olma halidir. Özgüven ve özsaygı gelişiminde önemli bir faktördür.

1.2. Kabullenmenin Faydaları

  • Stres Azaltma: Direnci bırakmak, stresi azaltmaya ve ruh sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabilir.
  • Duygusal Esneklik: Olumsuz duygularla daha etkili başa çıkma becerisi kazandırır.
  • Daha İyi İlişkiler: Kendini ve başkalarını olduğu gibi kabul etmek, daha sağlıklı ve destekleyici ilişkiler kurmaya yardımcı olabilir.
  • Kişisel Gelişim: Kabullenme, kendini daha iyi anlamamıza ve potansiyelimizi gerçekleştirmemize yardımcı olabilir.

2. Onaylama

Onaylama, bir şeyi doğru, geçerli veya kabul edilebilir olarak görme, tasdik etme eylemidir. Bu, bir düşünceyi, duyguyu, davranışı veya kişiyi destekleme, takdir etme ve değerli bulma anlamına gelebilir.

2.1. Psikolojik Süreçler

  • Duygusal Onaylama: Başka bir kişinin duygularını anlama, kabul etme ve geçerli görme eylemidir. Bu, empati kurmayı ve başkalarının duygusal deneyimlerini anlamaya çalışmayı içerir.
  • Bilişsel Onaylama: Başka bir kişinin düşüncelerini, inançlarını veya perspektiflerini anlama ve geçerli görme eylemidir. Bu, farklı bakış açılarını anlamaya çalışmayı ve eleştirel olmaktan ziyade açık fikirli olmayı içerir.
  • Davranışsal Onaylama: Bir kişinin davranışlarını kabul etme ve geçerli görme eylemidir. Bu, davranışların nedenlerini anlamaya çalışmayı ve kişiyi yargılamadan desteklemeyi içerir.
  • Kendini Onaylama: Kendimizi olduğumuz gibi kabul etme, değerlerimizi ve inançlarımızı destekleme, kendimize karşı şefkatli olma halidir. Bu, özsaygıyı ve özgüveni artırmaya yardımcı olabilir.

2.2. Onaylamanın Faydaları

  • Güven Geliştirme: Onaylandığımızı hissetmek, kendimize olan güvenimizi artırır.
  • Duygusal Bağ Kurma: Başkalarıyla daha derin ve anlamlı ilişkiler kurmaya yardımcı olur.
  • İletişim Becerilerini Geliştirme: Empati ve anlayışı artırarak, daha etkili iletişim kurmamızı sağlar.
  • Kendini Kabul ve Değerlendirme: Kendimizi daha iyi anlamamıza ve kendimize değer vermemize yardımcı olur.
  • Duygusal iyilik hali duyguların onaylanması, bireylerin duygusal iyilik halleri için oldukça önemlidir.

3. Kabullenme ve Onaylama Arasındaki Farklar

Kabullenme ve onaylama birbirine bağlı olsa da, temelde farklı kavramlardır:

  • Kabullenme: Bir şeyin varlığını olduğu gibi kabul etme (değiştirmeye veya yargılamaya çalışmadan).
  • Onaylama: Bir şeyi doğru, geçerli veya kabul edilebilir olarak görme, tasdik etme.

Örneğin:

  • Bir kayıp yaşadığınızı kabullenmek, o kaybın acısını hissetmenize ve yas tutmanıza izin vermek anlamına gelir. Bu, kaybı onaylamak veya bundan hoşlanmak anlamına gelmez.
  • Bir arkadaşınızın öfkesini onaylamak, öfkesinin nedenlerini anlamaya çalışmak ve onun duygusal deneyimini geçerli görmek anlamına gelir. Bu, arkadaşınızın davranışını kabullenmek veya haklı bulmak anlamına gelmez.

4. Kabullenme ve Onaylama Uygulamaları

  • Terapide: Terapi, bireylerin kendilerini ve duygularını daha iyi kabullenmelerine ve başkalarıyla daha sağlıklı ilişkiler kurmalarına yardımcı olabilir. Özellikle, Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT) kabullenmeyi temel bir ilke olarak benimserken, Diyalektik Davranış Terapisi (DBT) hem kabullenmeyi hem de değişimi vurgular.
  • Ebeveynlikte: Çocukların duygularını onaylamak, onların duygusal gelişimlerini destekler ve güvenli bir bağlanma ilişkisi kurmalarına yardımcı olur. Çocukların hatalarını kabullenmek, onlara öğrenme fırsatları sunar ve özgüvenlerini artırır.
  • İlişkilerde: Partnerlerin birbirlerinin duygularını ve düşüncelerini onaylaması, daha güçlü bir duygusal bağ kurmalarına ve çatışmaları daha etkili bir şekilde çözmelerine yardımcı olur. Birbirlerinin kusurlarını kabullenmek, daha anlayışlı ve destekleyici bir ilişki yaratır.
  • İş Ortamında: Çalışanların fikirlerini ve katkılarını onaylamak, motivasyonlarını artırır ve daha yaratıcı olmalarını teşvik eder. Farklı görüşleri kabullenmek, daha kapsayıcı ve yenilikçi bir çalışma ortamı yaratır.
  • Günlük Yaşamda: Kendinizi ve başkalarını olduğu gibi kabul etmek, daha mutlu ve tatmin edici bir yaşam sürmenize yardımcı olabilir. Mindfulness pratikleri, kabullenme becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olabilir.

5. Sonuç

Kabullenme ve onaylama, bireylerin psikolojik ve sosyal yaşamlarında önemli roller oynayan iki değerli kavramdır. Kabullenme, direnci bırakarak stresi azaltmaya ve duygusal esnekliği artırmaya yardımcı olurken, onaylama güven geliştirmeye, duygusal bağ kurmaya ve iletişimi geliştirmeye yardımcı olur. Her iki kavramı anlamak ve uygulamak, daha sağlıklı ilişkiler kurmamıza, kişisel gelişimimizi desteklememize ve daha mutlu bir yaşam sürmemize yardımcı olabilir.

Kendi sorunu sor